İlah-i aşk aydınlanmanın doğru anlamıdır. İlah-i aşkın ışığı bütün insanlığı aydınlatır, fakat bütün mesele bu ışığı görebilmektir önemli olan şey budur. Sevgi ise yüreğin merhametinin bir tezahürüdür yürek sever kalp ise onu tasdik eder. Muhabbet ve sevgi inkarın değil tevhidin konusudur, tevhidin ürünüdür. İlah-i aşk ise sırlarla dolu bir sırdır. Sevgi insan fıtratında var olan bir duygudur bir değerdir. Onun için hep güzel ve değerli şeyleri sever. Sevginin şiddetli haline aşk denilir. İnsan eğer şevkat ve merhametli bir yüreğe sahip ise her zaman doğru ve güzel işlere imza atar. Sevgi ve İlah-i aşk konusunda örnek alacağımız yegane ve tek insan sevgili efendimiz gönül dünyamızın eşsiz Sultanı alemlere rahmet olarak gönderilen İslam Peygamber'i Hz Muhammed (s.a.v)'dir. Sevgiyi öne çıkaran konu ise Hz Hatice (r.a) da çok sevilmek ilgi görmek Hz Aiyşe (r.a) ise çok sevmek sevginin doruğuna çıkmaktır. Sevgi yüce merhametli bir duygudur onu bu değere ulaştıran şey ise aşktır. İlah-i aşk Allah (c.c) ulaşmak için çileli bir yoldur. Bu sadakatliliğin de adıdır ve sonsuz bir aşk ile sevmekten geçer.
  Sevgili efendimiz gönül tahtımızın eşsiz Sultanı güzel ahlaklı sevgi insanı Hz Muhammed (s.a.v)'in miraçta yaşamış olduğu mucizeler ve olağanüstülükler sevgi ve İlah-i aşk adına hepimizi de hayretle düşürecektir. Miraçta meleğe verileyip insana verilen sonsuz sır Burak’la çıkılan göklerin katında Cebrail (a.s)'ın ben buradan öteye geçemem, geçersem yanarım demesi üzerine Sevgili Efendimiz Cebrail (a.s)'a buradan öteye nasıl geçilir ileriye nasıl gidilir dediğinde aldığı cevap Aşkla işte İlah-i sevginin sonucu Kuran-ı kerimde geçen (Huzur-i ilahiye) ‘Onun gözü kaymadı haddide aşmadı (Necm Süresi 17. Ayeti) Allah c.c huzurunda edebiyle hazır bulunan bütün peygamberler içerisinde gerçekte bir farka eriştiren şey bu ayırt edici bir özelliktir. Rabbim ‘Cemalini bana göster bende bakıyım (Araf Süresi 143. Ayeti) fakat bu kabul görmedi daha fazlasını elde edeceği sahaya serbest bırakılmadı. İşte Allah c.c sevgili Habibim dediği Hz Muhammed (s.a.v) ile ‘ Kelimullah Hz Musa (a.s) arasındaki fark ortaya çıkmış oldu. İlah-i aşk ve sevgi yüce Allah c.c katında yaşanmış olan olağanüstülükleri ve mucizeleri en derin sevgiyle yaşadı. Miraçta bütün peygamberlerle tanıştırılmak Cebrail (a.s) vasıtasıyla sağlanmış kaderlerin yazıldığı sonsuz mana alemlerine bu İlah-i sevgiyle girilmiştir. İlah-i aşkın adı Allah c.c yakın olmak sadakat ve güzel bir ahlaka gerçekleşir.

‘  Kim Resule itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur, (Nisa suresi 80. Ayeti ) Benden önce benim sevgilimi sevmek bana ulaşmanın yoludur onu seven bana mutlaka ulaşmış olur beni tasdik etmiş olur . Çünkü her şey Alalh  c.c izni ve iradesi ile gerçekleştirilmiştir. Nübüvvetlik makamı kesbi değil vehibidir yani Allah c.c daha önce seçmiş olduğu kullarını Peyganber olarak göndermiştir. Gayret ve beceri ile bu İlah-i makama erişemezsiniz.Onun için Allah  c.c karşı kulluk ve onun Resullerine karşı özellikle Ahir zaman Peyganberi Hz Muhammed (s.a.v)'e karşı sevgi duymalıyız. Bu sevgi ve aşk ile yanmak kalplerdeki güzelliğin ahlakınıda bir adıdır. İnsan medeniyetin ve beşeriyetin ürünüdür ve Eşref-i mahluktur yani ona ruh verildiği için böyle söylenir. İnsanı canlı varlıklar içerisinde bu şerefe ulaştıran şey akıl ve iradesidir. İnsani bir duygu güzel davranış ahlaklı ve faziletli olmaktır. Sevgi çok yüce güzel bir duygudur. Allah c.c yakınlaşmak ibadetlerin en güzeli kulluğunda bir görevidir. Sevgisiz iki yüzlü ve riyakar insanların katı yürekli olduklarını görürüz. Adalet duygusu sevginin var olma temelidir. Taşlanmış bir kalpten merhamet beklemek eşyanın tabiatına aykırı bir davranış olarak görülür. Dinin temelide ibadetin özüde sevgidir, aşktır. Hz Mevla gibi Allah c.c aşkı ile yanmak pişmek ve olgunlaşmak güzel davranışlar sergilemek mevlevide olan en önemli özelliktir. Bizim peygamberimiz Hz Muhammed (s.a.v)'in yolu aşk yoludur. Tüm insanlığa gönderilen alemlere rahmet peygamberi gönül dünyamızın eşsiz sultanı sevgili nebimiz Ben rahmet peygamberiyim diyerek ne kadar şevkatli olduğunu hüzün peygamberiyim diyerek ne kadar tevazu sahibi olduğunu tüm ümmetine göstermiştir. Kuran-ı Kerim'in güzel ahlakı ile nefisini terbiye etmek Allah c.c yakın olmak onu sevmek hakiki kul olabilmek, İlah-i aşkın doğru yolculuğudur.
  Hz Muhammed (s.a.v)'in güzel ahlakı merhameti onun rehber ve yol göstericiliği hep İlah-i aşka Allah c.c çıkar bu kulluğunda bir görevidir. Daha Mekke’de iken henüz peygamberlik nübüvvetini almadan önce emin bir insan olmak güvenilirliğin El - Emin olmanın adıdır. Cahiliye döneminde sergilediği davranışlar herkese örnek olmuş bu aynı zamanda herkesin büyük hayranlığını da kazanmak demekti . Hz Muhammed (s.a.v)'in sevgi ve hoşgörüsü alçak gönüllülüğü ile herkesin güzel ahlak ve  iyi davranışlar sergilenmesini tüm kötülüklerden ümmetinin uzak durmasını istemişlerdir, nasihat etmişlerdir. Ne mutlu kalbi Allah c.c aşkı ile dolu olanlara yüreğinde Hz Muhammed (s.a.v) sevgisini taşıyanlara. İşte İlah-i aşk ve sevgi budur işte.