KATAR VE ORTA DOĞU İZLENİMLERİ....!!!

ABD Uluslararsı küresel gücün temsilcisi olarak yeryüzündeki bütün Müslüman alemini kontröl altına alabilmek için her türlü projeyi hayata geçirmeye çalışıyor. ABD, Orta Doğuyu dizayn etmek için kimyasal silah tehdidi bahanesiyle 2003 yılında Iraka girerek bu bataklığa saplanıp kaldığı için şimdi daha temkinli hareket etmeye çalışıyorlar. Bu durumu Irak savaşı esnasında yaşadıkları için tecrübeleri onları daha bilinçli  hale getirmiştir. Katar bugün Arap dünyası tarafından kaderine terk edilerek yalnız bırakılmış ve adeta ABD kucağına itilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni bu bölgede istemeyen yine ABD kendisidir. Bütün operasyonları Türkiye'siz gerçekleştirmeye çalışan ABD burada terör örgütlerini başta olmak üzere bölgesel Kürt yönetimini ve terör örgütlerini muhatap kabul ediyor fakat ne hikmetse Türk tarafını istemiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlığı ve  bölgede ki etkinliği göz önüne alındığında böyle bir uygulamaya gitmesi Türk tarafının gücünden korkmanın katındandır. Zengin petrol kaynakları olan  ve milli geliri  yüksek Katar'ın ülkemizle işbirliği yapmasını istemeyen ABD silah antlaşması karşılığında milyarlarca dolarlık  bir pazarı da elinde tutmanın  keyfini sürmektedir. Askeri alanda ki iş birlikteliği esnasında kontrolün kimlerin tarafında olduğunun tescillidir. Katar, Türkiye Cumhuriyet'i için vazgeçilmez bir stratejik ortaktır. Sıcak para kaynağımız ekonomik sıkışıklıklarda ki desteğin alındığı Katar üzerinde ki operasyonlar sürüp gidecektir. Böyle bir müttefiki kaybetmek bizim için büyük bir handikaptır, bunun adına da beceriksizlik denir. Arap dünyası bütün ilişkilerini askıya aldığı Katar kaderine terk edilmemelidir. Böyle nır anlayışın sahiplerine İslam aleminin temsilcileri ifadesini kullanmak ne kadar doğru olur. Hıristiyanlık ve Batılı zihniyetlerin değirmenine su taşıyanlar zalimdir ve Yahudilerin uşağıdır. İsrail karşısında bir blok oluşturamazsansız sonuçlarına katlanacağınız acı durumlar yaşarsınız. Bütün sermayelerini ve tasarruflarını ABD ait bankalarda ve finans kuruluşlarında saklanması bu vahim durumun da adeta bir göstergesidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bölgenin tek güçlü devleti ve milletidir. Bu durumdan rahatsız olan uluslararası istihbarat örgütleri ülkemizde dönemsel terör eylemlerini destekleyerek kaosa ortam hazırlanmasına yardım etmektedirler. Kriz bu istihbarat örgütlerinin en çok sevdiği ortamdır. Panik havası yaratarak ülkemizde ki paralel yapılara Fetö ve PKK gibi marjinal terör örgütlerine destek verdikleri için  iç huzurumuzun ve toplumsal barışın zedelenmesine sebeb olmuşlardır. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için sınır güvenliğimiz, komşularımızın durumu bizim geleceğimiz açısından çok önemlidir. Suriye meselesi bizim en çok sıkıntı yaşadığımız bir durumdur. Büyük mülteci göçünün yaşanması ülkemizin iç güvenliği açısından da bir tehdittir.  ABD stratejisi Orta Doğu'yu Türkiyesiz bir dizayn etme gayretinin başarı şansı yoktur. Çöl Bedevilerine güvenmek intihar etmek demektir. Son olarak yolları yürümekle aşmaya çalışan kürrsel güçlerin projesi CHP lideri sayın Kemal Kılıçtaroğlu'na siyasetin duayeni demogojik üslubun mimarı eski Cumhurbaşkanımız  merhum Demirel'in sözüne atıfta bulunarak, artık yollar yürünmekle aşılmıyor.