ŞEHİTLER ANIT'INI OF HAYRAT DERNEĞİ YAPACAK

Rusların Trabzon'u işgalinin (1916) 100. yılında işgali unutturmayan bir adım atılıyor. Of Belediye Meclisi tarafından gündeme alınan ve Rus İşgaline karşı direnişi simgeleştiren Şehitler Anıtı Büyükşehir Belediye meclisinden onay aldı.

Of Belediye Başkanı Salim Sarıalioğlu, “1916 yılında Rus işgali karşısında 21 günlük bir direniş sergileyen atalarımızı anmak boynumuzun borcudur. Bu anıt bu şehitlerimizin direnişini simgeleyecek. O 21 günlük direniş bölge halkı için çok önemlidir. Zira bu 21 gün sayesinde muhacirlik için hazırlıklar yapılabilmiş ve zaman kazanılmıştır.” dedi.

Türkiye'nin, sınır ihlali yapan Rusya uçağını düşürmesinin ardından iki ülke ilişkilerinde yaşanan gerginlik, liderlerin karşılıklı açıklamalarıyla yumuşama seviyesine girerken Trabzon Büyükşehir Belediyesi de Of Belediye Meclisinin talebi doğrultusunda anlamlı bir karar aldı. 1916 yılında Rus işgaline karşı Of ilçesinde yapılan 21 günlük direnişte kahramanlık destanı yazan şehitlerimiz için 100. yılda şehitler anıtı dikilecek. Son olarak Rusya Lideri Vladimir Putin’in ilişkilerin normalleşmesi yönündeki açıklamalarının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Rusya Günü dolayasıyla mektuplu kutlaması ilişkileri ılımlı bir seviyeye çekti. Dün Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisinde ise Of ilçesinde yapılacak ‘Şehitler Anıtı’ müzakere edildi. Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’ndan Kültür Araştırma Kuruluna sevk edilen anıtla ilgili kurulun raporu dün Büyükşehir Belediye Meclisinde okundu. Anıtla ilgili “Kurtuluş Savaşı’nda yapılan direniş" ibaresi ‘Rus işgalinde (1916) yapılan direniş’ olarak değiştirilmesi dikkat çekti.

OF-HAYRAT DERNEĞİ YAPACAK

Of Belediye Başkanı Salih Salim Sarıalioğlu, “Bu konuyu Of Belediye Meclisimiz gündeme getirmiştir. 100. yıla denk gelmesi iyi bir tevafuk olmuştur. Kurtuluş Savaşı öncesinde 1916’da Of’ta ve bölgede yaşanan Rus işgaline karşı 21 gün süren bir direniş yapıldı. Bu anıt bunu simgeleyen bir anıt olacak. O 21 günlük direniş bölge halkı için çok önemlidir. Bu 21 gün sayesinde muhacirlik için gerekli hazırlıklar yapılmış ve zaman kazanılmıştır. Ayrıca devlet binalarındaki arşiv ve değerli belge niteliğindeki belgelerin taşınması da sağlanmıştır. Şehitler Anıtı’nın yapımını da İstanbul’daki Of Hayrat Derneğimiz üstlenmiştir.” dedi. Komisyonun meclise sunduğu rapor şu şekilde: “Of Belediyesi Meclisi kararı üzerinde yapılan istişare sonrasında Of ve çevresinde yaklaşık 2 bin şehit verilen direniş hareketinin Kurtuluş Savaşı öncesinde 1916’da Rus işgali sırasında yaşanmıştır. Bu nedenle Meclis kararındaki ‘Kurtuluş Savaşı’ ibaresinin ‘Rus İşgali (1916)’ şeklinde düzeltilmesi gerekir. Söz konusu meclis kararında geçen ‘Şehitlik Anıtı’ ibaresini yerine ‘Şehitler Anıtı’ ibaresinin kullanılması daha doğru olacağı kanaatine varılmıştır. Zira anıt şehitlik adına değil, şehitler adına ve onları temsil etmek üzere yapılmaktadır.”

KURULUN ÖNERİSİ

Anıt kaidesine yazılacak metinde Kültür Kurulunun önerisi ise şu şekilde oldu: “10 Şubat 1916’da Fındıklı kıyılarına çıkarma yapanın Rus işgal kuvvetleri 8 Mart’ta Rize’yi işgal etti. Rize’den Of istikametine doğru saldırı ve işgal girişimlerini sürdüren Rus Ordusu, hemen her vadinin hâkim sırtlarında oluşturulan Türk savunma mevzilerinden ciddi direnişle karşılaştılar. Sarıkamış Savaşı nedeniyle asker sayısı ciddi şekilde azalmış olan Türk kuvvetlerinin işgal ve ilerlemesine karşı en ciddi katkı yörenin eli silah tutan yurtseverleri tarafından sağlanmıştır. Türk savunma birliklerine göre hem asker hem silah açısından büyük üstünlüğe sahip Rus Ordusu, Baltacı ve Solaklı Dereleri vadi boylarında ciddi bir direniş ile karşılaştı. İyidere Solaklı ve Baltacı Derelerinde yapılan 21 günlük direniş sonucunda Of, 26 Mart 1916’da Rus işgaline uğradı. Tarih bu savunmayı şu şekilde kayda geçirdi: ‘Bu anda Of’un eli silah tutan bütün erkekleri ileriye atılmış, ilerleyen düşmana karşı bir cephe tutarak çetin bir savaşa girişmişlerdi. Amansız Rus saldırıları karşısında o vakte kadar cepheye ekmek yetiştirmekte meşgul olan kadınlar, artık savaş hattına kadar girmeye mecbur oldular. Savaşan erkeklerin bir kısmının yaralanması bir kısmının da şehit olması üzerine Oflu kadınlar ateşe atıldılar. Cepheyi takviye edip ereklerin boşalan yerlerini doldurmak için tereddüt etmeden ileriye atıldılar. Sabaha kadar süren çarpışmanın ardından doğan güneşin ilk ışıkları, Oflu kadınların temiz alınlarını, düşman kurşunu ile delinip mübarek kanlarıyla ıslanan kahramanlarını selamlıyordu.’”

Aydın GELLECİ