Ülkenin gündeminin yeterince yoğun olması nedeniyle olayı tırmandırmamak için olay karşısında bir süre sessiz kaldıklarını ifade eden Başkan Sarıalioğlu yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;

Çok kayda değer olmayan altında bir takım şeyler aranma çabası olan olay hakkında konuşma zorunda kaldım. Şunu özellikle belirtmek istiyorum hiç kimse, hiçbir çevre, hiçbir dernek, hiçbir parti, hiçbir partili bize kadınlarımız ve en kutsal varlığımız olan dinimiz üzerinden ayar vermeye kalkışmasın. Kadınlarımız bizim baş tacımızdır. Kadınlar bizim analarımızdır. Kadınlarımız bizim eşlerimizdir, bacılarımızdır, En önemlisi de kadınlar bizim baş öğretmenlerimizdir. Bir insan her şeyi anne karnında öğrenmeye başlıyor. Ancak burada yaşanan bu hadisede ben özellikle kendisini bizzat ziyaret ederek kendisinden özür dilemek istiyorum. Kendisi de zaten kendisine karşı bir tutum olmadığını beyan ettiğini duydum. Kendisine hakaret veya herhangi bir sözlü saldırı olmamıştır.

Yaşanan olay üzücüdür, keşke olmasaydı. Hepimizin ortak hassasiyetleri var, ortak değerleri var. Hepimiz hata yapmış olabiliriz. Hiç kimse hatasız değildir. Peygamberler bile hata yapmıştır. Ve Hataları neticesinde Hz. Allah (cc) tarafından hemen ikaz edilerek hatalarının düzeltilmesi kendilerine beyan edilmiştir. Hatasız İslam’dır. Hatasız olan Allah’tır. Hatasız olan Kur’an’dır.

Bunun özellikle çok iyi bilinmesini istiyorum. Bazı çevreler Cumhurbaşkanımıza hakaret edilirken, kızına ve eşine hakaret edilirken sözüm ona demokrasi havarileri sessiz kalıyor, ap açık küfürlere varacak şekilde hakaret yapılırken sessiz kalıp hatta avuçlarını ovuşturuyorlardı.

Başörtülü kızlarımız okullara alınmazken, sosyal hayatın hiçbir tarafına sokulmazken yine sessiz kalıp yine avuçlarını ovuşturuyorlardı. Hiçbir zaman demokrasi savunuculuğu, hak savunuculuğu yapmadılar. Bu hakaretane tavırlara karşı hiçbir zaman seslerini çıkarmadılar. Ama biz her zaman Cumhurbaşkanımız yanında olduk, eşinin yanında olduk, değerli evlatlarının yanında olduk.

Bu sadece Cumhurbaşkanımız olmasından dolayı değildir.  Bu kime yapılıyorsa biz her zaman karşısında olduk. Biz demokrasi savunucusuyuz, biz Kur’an savunucusuyuz, Biz Kadın hakları savunucusuyuz.  Kaldı ki Of Belediyesi ve mensupları bunu her zaman her platformda göstermiştir.

Of, kadınlarımıza sosyal hayatta her zaman öncelik tanımasını bilmiştir. 1944 yılında yapılan seçimlerde ilk kadın İl Genel Meclisi Üyesi Ofludur Zehra Saral’dır. Kendisi benim çok yakınımdır. Bunun bilinmesi lazım.

Oflular kadınlara çok değer veriyorlar. Trabzon Belediyeleri içerisinde 2-3 belediyede kadın Belediye Meclis üyesi vardır. Bizim Belediye Meclis Üyemiz aynı zamanda daimi encümen üyemizdir. Bizim kadınlarımıza karşı asla böyle bir davranışımız söz konusu olamaz. Burada hassasiyet başka türlüdür. Ama birileri bu hassasiyeti başka taraflara çekme gayretindedir. Ama bu beyhudedir. Onların uğraşlarını Allah’a havale ediyorum. Burada onların hiçbirinin isimlerini zikretmeyeceğim. Allah aşkına yeter. Ülkenin gündemi yoğun, bizim işimiz başımızdan aşmıştır. Bunu büyütüp de altında bir şeyler arayanlar, birilerinin ayağına çelme takacağını zannedenler bilsinler ki avuçlarını yalayacaklar. Bu güne kadar hep öyle olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır.

Ben tekrar tekrar özellikle o hanımefendiden özür diliyorum. Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı. Ama altını tekrar çizerek söylüyorum. Kendisinin şahsına karşı, hele hele bayan oluşuna karşı en küçük bir harekette bulunulmamıştır. Yanlış anlaşılma olmuştur. Ben bu yanlış anlaşılmadan dolayı Diyanet İşlerimizden, Valiliğimizden Ama başta o hanımefendiden tekrar tekrar özür diliyorum. Ama o çevrelerde iyi bilsinler biz Ofluyuz. Dinimize de kadınlarımıza da gereken hassasiyeti en çok biz veririz. Kimse bize bu iki kutsal değerlerimiz üzerinden ayar vermeye kalkmasın. Avuçlarını yalarlar.