Kıymetli basın mensupları ve değerli meslektaşlarım;
Biz; 100 binden fazla güzellik salonu, 400 binin üzerinde, %99’u kadınlardan oluşan güzellik uzmanları adına haykırıyor ve diyoruz ki: “Bizi bir cımbıza mahkûm edemeyeceksiniz!”
Meslek lisesi ve üniversite okuyarak, diploma sahibi olduk. Yıllar boyu süren eğitim ve çıraklık dönemi geçirdik. Millî Eğitim Bakanlığı onaylı diplomalarımızı aldık, öğrendik, öğrettik ve işimizi hakkıyla yaptık.
Bugün ise; Türk Dermatoloji Derneği’nin açmış olduğu dava neticesinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın imzalamış olduğu yönetmelik hiçe sayılarak, 2017’de yeniden kazanmış olduğumuz meslek haklarımız, Millî Eğitim Bakanlığı onaylı diplomalarımız, eğitim haklarımız, 5362 sayılı kanun ile korunan esnaf ve sanatkâr haklarımız elimizden alındı.
Bizi 3 günlük eğitimle, sertifika almış kişiler olarak görüyorlar. Bunu kabul ediyor musunuz?
Danıştay 10. Dairesi; Türk Dermatoloji Derneği’nin açmış olduğu dava ile, kullanma hakkı bize ait olan epilasyon cihazlarını kullanımdan kaldırmaya karar verdi. Şimdi, meslektaşlarımızın elindeki epilasyon cihazları çöpe atılıyor, yüklü miktarda maddi cezalar veriliyor, güzellik uzmanlarımızın salonları kapatılıyor ve tabelaları sökülüyor. Bu alınan karar, seansları devam eden müşterilerimizi mağdur etmiş ve yatırım yapan esnafımızı maddi çıkmaza sürüklemiştir.
Şimdi sizlere soruyorum bu karar ile yaşanılan maddi kaybı ve milli servetin zararını kim ödeyecek, kim üstlenecek?
Pandemi sebebi ile, aylarca salonları kapalı kalan esnaf, tam işlerini düzenlemeye başlamışken çıkarılan kasıtlı haberlerle yeniden iş yapamaz hale getirildi. Krediyle cihaz alan, her biri kredi yükü altında mücadele eden meslektaşlarımıza “iş yapmayın demek bunları mali bir çöküntüye, işsizliğe ve açlığa mahkûm etmek olacaktır”.
Daha önce örnekleri var, sektörümüzde yaşanabilecek intiharlardan korkuyoruz.
Mağdur olan yüzbinlerce esnafımız ve ailelerinin hakkını kim, nasıl ödeyecek?
Şu iyi bilinmelidir ki; açılan bu davalar, sektörümüzden rant elde etmek isteyen kişilerin, kolay yoldan para kazanma arzusunun yansımalarından başka bir şey değildir.
Bugün özel hastaneler; epilasyon, G5, kalıcı makyaj ve benzeri hizmetleri, hekim işidir diyerekten yapmaktadır. Ve en acısı da; mağdur olan güzellik uzmanı meslektaşlarımız, hayatta kalabilmek için tıp merkezlerinde kaçak olarak çalıştırılmaktadır.
Size soruyorum nerde görülmüş bir hekimin epilasyon yaptığı?
Bunun yanı sıra, biz güzellik salonu işletmecileri, yaptığımız işlemler için %18 Kdv ile fatura keserken, bu tıp merkezleri %8 Kdv ile fatura keserek, devletten vergi çalıyorlar.
Alın terimizle, helal rızık kazanmak ve geçinmek için, uzmanı olduğumuz mesleğimizi bizden çaldıkları yetmiyor gibi, devletimizden de kdv çalıyorlar, onlara hakkımızı helal etmiyoruz.
Hekim ünvanı altında, bizim mesleğimize soyunan bu insanlar, mesleğimizin haklarını elde etmek için, aldığımız profesyonel eğitimlerin hiçbirini almadan, bizi ara eleman olarak çalıştırarak, sektörümüzden rant elde etmeye devam ediyorlar.
Bilinmelidir ki bizim mesleğimiz, başka bir mesleğin gözetimi altında yapılacak bir meslek değildir; güzellik uzmanı olan arkadaşlarımız da yetişmiş ara eleman değildir ve asla olmayacaklardır.
Bize dava açan ve asılsız iddialarda bulunan hekimlere sesleniyorum; birçok firma, ev hanımları kendilerine epilasyon yapabilsin diye ürünler üretiyor.
Bu cihazları kullanan kadınların başına da bir hekim koyabilir misiniz? Veya bu cihazları da kullanımdan kaldırabilir misiniz?
Bugün ne yetkililer ne de kamoyu, içinde bulunduğumuz durumun farkında değil.
 
 
Her gün bizi toprağa gömüyorlar, her gün bizi biraz daha yok ediyorlar.
Bizim her gün; cihazlarımız toplanıyor, salonlarımız kapatılıyor, tabelalarımız indiriliyor ve kadınlarımız işsizler ordusuna sürükleniyor. Bu sebepten ötürü milli sermaye, milyarlarca lira zarar ediyor.
Oluşan maddi ve manevi zararı kim tazmin edecek?
Yetkililer, 400.000 esnafımızın tamamı işsiz kaldıktan sonra mı bu olaya el atacak?
Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm Gazi meclisimizdeki milletvekillerimizin, hakkımızın gasp edilmesine ve çoğu kadın olan 400 binden fazla uzmanımızın, sanatkarımızın mağdur edilmesine sessiz kalmayacak ve göz yummayacaklardır.
Bazı kişiler sektörümüzden rant elde edecek diye 400 binden fazla uzmanımızın işsiz kalacağı karanlık senaryoya, Türkiye’deki 400 bin kişiyi temsilen karşı çıktığımızı belirtiyor ve 20 yıldır devam eden tüm saldırılara karşı bizleri koruyan yasa ile korunmaya devam etmek istiyoruz.
Hakkımız olan epilasyon cihazlarının, kullanım izni çıkartılıncaya kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz.
Buradan 400.000 kadın esnafımız adına, Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, biz, sizin himayelerinizi bekliyoruz.
 
Saygılarımla
İGDESO BAŞKANI
AYŞE AYDIN