Yine uzun süreli açlığa bağlı ağız kokusu da bu ayda oruç tutan bireylerin yaşadığı bir problemdir. Ağız kokusuna sebep olabilecek ağız içi faktörler (eski ve uyumsuz köprülerin-dolguların varlığı, dişeti hastalıkları, yetersiz ağız hijyeni, çürükler, ağız içi enfeksiyon varlığı) ve ağız dışı faktörler (reflü, sindirim problemleri, sinüzit, farenjit, tonsilit, diyabet gibi sistemik hastalıklar ya da A, B12 vitamini, demir ve çinko eksikliği) dışında tuttuğumuz bu fizyolojik ağız kokusu uzun süre açlık sebebiyle mide ve ağız ortamının susuz kalması ve çok daha asidik bir yapıya geçmesi nedeniyle ortaya çıkmaktadır ve bazı önlemler alınarak azalabilmektedir;
- Etkin ağız bakımını sağlamak, ağız kuruluğuna sebep olabileceği için tercihen alkolsüz gargara kullanmak
- Sahuru atlamamak; bu öğünde ceviz, badem, tarçın ve yeşil çay tüketmek
- Dehidratasyonu önlemek için iftar ve sahur arası bol bol su içmek
- Kahve, çay, çikolata gibi yiyecek ve içeceklerden diüretik oldukları için mümkün olduğunca uzak durmak. Sahurda hiç tüketmemek.
- Tuzlu, baharatlı ve kızartılmış gıdalardan uzak durmak, iftar ve sahurda bolca taze meyve ve sebze tüketmek
- Sarımsak ve soğan gibi gıdalardan uzak durmak
- Süt ve balık sindirim sırasında kötü koku açığa çıkaran proteinler içerdiğinden tüketiminden hemen sonra dişleri fırçalamak
- Sigara tüketimini azaltmak mümkünse tamamen bırakmak
- Damak protezi varsa uyumadan temizleyici solüsyonda bırakmak
Oruç tutulurken düşünülenin aksine birçok dental işlem uygulanabilmektedir. Anestezi, dolgu, temizlik gibi gerekli görülen işlemler ağızda biriken suyun yutulmaması için yeterli özen gösterildiğinde yapılabilmektedir. Ancak yine de hassasiyet gösteren bireylerde mutlaka acil durumların oluşmaması için ramazan öncesinde diş hekimi kontrolüne gidilmesi ve aciliyeti olmayan işlemlerin de ramazan ya da iftar sonrasına ertelenmesi uygun olacaktır. Acil bir durum varlığında ise sağlığınız her zaman önemlidir, gerekli işlemler mutlaka yapılmalı ve hekimin yönlendirmelerine uyulmalıdır.