ERMENİ SOYKIRIMI YALANI...
''Yalan üzerine din zulüm üzerine adalet Hıristiyanların işidir.''
Osmanlı Devleti 29 Mayıs 1915'te Tehcir Kanunu'nu meclisten geçmesinin ardından Ermeniler zorunlu göçe ve iskana tabi tutularak (tehcir) Ermenilere göre de sürgün edildiler.
Osmanlı Devleti bu durumu hiç zaman sürgün olarak değerlendirmedi, meşru bir hak olarak gördü! Çünkü Birinci Dünya savaşında Çanakkale de İtilaf Devletlerine karşı doğuda da Ruslarla olan iki savaşın arasında kalmıştı kendi güvenliği için böyle bir uygulamaya gitti.
24 Nisan tarihi günümüzde dünya genelindeki Ermeniler tarafından Ermeni Soykırımı'nı Anma Günü olarak anılmaktadır. Özellikle Ermeni diasporası bu durumu dillendirerek uluslararası lobi oluşturarak necip Türk milletine tarihsel kinlerinden dolayı taraftar bularak yüzyıl sonra bile bu durumu canlı tutmaya çalışmaktadır.
ABD Başkanı Joe Biden 1915 yılında yaşanılan olayları için soykırımı olarak tanımladı. Joe Biden, 24 Nisan'da yaptığı yazılı açıklamada, Amerikan halkı, 106 yıl önce bugün başlayan soykırımda hayatını kaybeden tüm Ermenileri onurlandırıyor ifadelerini kullandı. ABD başkanı kendi tarihsel sürecine bakmadan böyle bir futursuzca söylemi ifade edebiliyor. Dünya Kızılderilileri, katliamları başta olmak üzere Hiroşimayı, Vietmanı, Irak ve Suriye'yi unutmuşmudur ki!
Joe Biden, 24 Nisan'da yaptığı yazılı açıklamada, Amerikan halkı, 106 yıl önce bugün başlayan soykırımda hayatını kaybeden tüm Ermenileri onurlandırıyor ifadelerini kullandı. ABD Başkanı, Joe Biden tarihi onaylıyoruz. Bunu suçlamak için değil, asla tekrarlanmamasını sağlamak için yapıyoruz. açıklamasında bulundu. İnsan hakları konusunda sabıkalı bir devlet başkanı hangi yüzle bu ifadeleri kullanabiliyor. Peki Abd Başkanı Biden kendi soykırım uyguladığı gerçeğini de kabul ediyor mu?
Oysa Joe Biden’den önceki ABD başkanları, bir NATO müttefiki ve Ortadoğu'nun önemli bir gücü olan Türkiye ile ilişkilerinin bozulmaması amacıyla 24 Nisan’da, 1915 olayları için Ermeni soykırımı yerine, felaket veya tarihin karanlık dönemi gibi ifadeler kullanmayı tercih ediyordu. ABD Orta Doğu projelerini hayata geçirebilmek için Türkiye'yi müttefiklikten stratejik ortaklığa yükseltmiş ve bu operasyonları üzerimizden gerçekleştirmek için bizi yanına çekmişti.
Yıılardır süregelen asılsız Ermeni soykırımı için, İngiliz asıllı Amerikalı tarihçi Prof Dr Bernard Lewis, 1993 yılında Fransız Le Monde gazetesine verdiği bir demeçte 1915 yılın da Ermenilerin Osmanlılar tarafından öldürülmesinin bir soykırım olmadığını, savaşın bir yan ürünü olduğunu söylemişti. Paris’te bir mahkeme bunu Ermeni soykırımının inkarı olarak kabul etmiş ve tarihçiyi sembolik olarak 1 Frank para cezasına çarptırmıştı. Böyle bir durumun yaşanması soykırım safsatası adına da en doğru cevaptır.
Yine Ermeni soykırım meselesi üzerine ABD'li tarihçi Prof. Dr. Justin McCarthy, Ermeniler, arşivlerine kimsenin bakmasına izin vermiyor, saklıyorlar. Türkler, Osmanlı arşivlerini, askeri arşivlerini açtılar. Türkler, herkese arşivlerini gösteriyor, hatta Ermeniler bile gelip bu arşivlerden faydalanıyor. dedi. Ermenilerin ülkelerinde ki Amerika'da konuyla ilgili Boston'daki arşivleri de açmayı reddettiğini aktaran, McCarthy, bazı tarihçilerin Kudüs'te de arşivlerin bulunduğunu söylediğini ancak kendisinin bunlara bakmasına izin verilmediğini söyledi. Bu kadar şeffaf davranan Türkiye'yi suçlamak ABD gibi bir müttefikke veya stratejik ortağa yakışmadığı muhakkaktır. Türk milleti bu durumu şiddetle ve esefle kınamaktadır. Anlaşılıyor ki ABD bizi köşeye sıkıştırmak için oyunlar oynamaktadır.
Osmanlı Devleti 1915 yılında Ermenileri Deportation (Sınır Dışı) etmemiş sadece ülkesinin güvenliği için onları zorunlu ikamete ve iskana tabi tutarak kendi geleceği ile ilgili meclisinden karar çıkartarak bu uygulamayı hayata geçirmiştir. Esasında Avrupa da bile istihbarat örgütleri özellikle Almanya İstihbarat Örgütü (BND) bu işe burnunu sokarak Türkleri de kendileri gibi Nazi soykırımı yapmakla suçlamaktadırlar. Bu kötü propaganda Türk milletini hiç bir zaman lekeleyeemez? Çünkü dünden itibaren tüm dünya da hatta bu gün bile Türklere karşı Çin de Uygurlara karşı nasıl zulümler yapıldığı ortadadır. Balkanlar da (Yunanistan ve Bulgaristan) yaşanılan asimilasyon ve katliamlar ortadadır medeni batı bu işin tescilli suçlusu ve ortağıdır.
Türkiye Cumhuriyetinin Dışişleri Bakanı sayın Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı'nın 1915 olaylarını yani soykırım olarak tanımlamasına Twitter üzerinden, "Sözcükler tarihi değiştiremez, yeniden yazamaz. Tarihimiz hakkında kimseden ders alacak değiliz. Siyasi fırsatçılık barış ve adalete karşı en büyük ihanettir. Tek dayanağı popülizm olan bu açıklamayı tümüyle reddediyoruz." sözleriyle tepki gösterdi. Yeniden Ermeni soykırımı meselesini kaşıyanlar beyhude uğraşlar vermektedirler, zira her iki taraf da büyük kayıplar vermiştir. Bu durumu TEHCİR adlı makalemde tarihi delilleriyle ortaya koyarak anlatmıştım.
''Tarihi olaylar tarihsel dönemlerinde kalmıştır o günleri yaşamadan bu gün haksız suçlamalar da bulunmak ahlaksızlıktır.''
Ali KARACA
YORUMLAR