SANA BEN HAYALLER DÜŞLER BÜYÜTTÜM… (32)
Ertuğrul Özgün

Ertuğrul Özgün

MEMLEKET İŞLERİ

SANA BEN HAYALLER DÜŞLER BÜYÜTTÜM… (32)

20 Şubat 2025 - 08:58

"Aydınların Aydınlatamadığı Halkı, Soytarılar Aldatır."
Cemil Meriç, (1916-1987)
Öncelikle bir hakkı teslim edelim. “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nin yönetim şekli olarak yasalaşmasının mimarı Sayın Devlet Bahçeli’dir.
Mimari diyoruz. Çünkü seçim öncesinde AKP tarafından hazırlanıp gündeme getirilen, ancak Anayasa değişikliği gerektiren bu sisteme, şiddetle karşı çıkan Bahçeli olmuştur.
Bahçeli’nin kimlerle görüşüp ne tür kararlar aldığını bilemiyoruz. Bildiğimiz, bu kararın alınıp uygulama safhasına getirilmesi sırasında MHP Genel Merkez yöneticileri dahil, teşkilat yapısının, seçmen kitlesinin haberinin olmadığı ve bu kurum ve kuruluşlarla herhangi bir istişare yapılmadığıdır.
Nereden mi biliyoruz? Yasanın, MHP yöneticileri tarafından biz sivil toplum örgütlerine anlatılmasıyla görevli Genel Başkan Yardımcısının bir tanıtıp toplantısında bize anlattıklarından.
Onun için de en başından beri söylediğimiz, nasıl bir mecburiyetten doğmuş olursa olsun, bu yasanın sevabı da günahı da Sayın Devlet Bahçeli’nin hanesine yazılmalıdır.
Dönelim konumuza.
Gündemden çıkmış, unutulmuş bu Anayasa değişikliği teklifinin Bahçeli tarafından yeniden gündeme getirilmesi AKP mensupları tarafından önce kuşkuyla karşılanır. Ancak meclis aritmetiği de dikkate alınca görüşmeler başlar.
Bahçeli, seçim ittifakını resmileştirdikten sonra seçimi kazanmış olmanın rahatlığına kavuşur. Seçim barajı korkusu kalmayan MHP teşkilatları ve Bahçeli’nin,  Cumhurbaşkanlığı seçiminde de Erdoğan’ı desteklemekle, devleti yönetmeye talip olmadıkları seçim çalışmalarına da yansır.
Bahçeli, kampanya sürecinde yalnızca üç mitinge katılır. Dikkat çekici açıklamalarını ise Twitter hesabından yapar.
Şimdi bundan sonraki sürece ışık tutması açısından, 27. Yasama Dönemine ilişkin yapılacak çalışmalar başlığında MHP'nin seçim beyannamesinde, seçim çalışmaları sırasında öne çıkan vaatlerinin bazılarını hatırlayalım.
“Kader kurbanlarına af çıkarılması için girişimler sürdürülecek.”
Af çağrısının kapsamı ise MHP'nin seçim beyannamesinde şu ifadelerle yer alır.
"PKK'lılar, FETÖ'cüler ve diğer teröristler ile çocuk istismarcıları, tecavüzcüler, kadın katilleri hariç olmak üzere, demir parmaklıkların gerisinde özgürlük düşü kuran, zindanda gün sayan, dama düşüp sevdiklerinin ve sevenlerinin hasretini çeken kader kurbanlarına af çıkarılması için girişimler sürdürülecektir."
Organize suç örgütü liderlerine yönelik af çağrısını, 12 Mayıs tarihinde yaptığı seri Twitter paylaşımlarıyla gündeme getiren Devlet Bahçeli, aralarında Alaattin Çakıcı ve Kürşat Yılmaz gibi isimler için "kader mahkûmu" ifadesini kullanır.
“OHAL'in biraz daha devam etmesi gerekir.”
MHP'nin seçim beyannamesinde Olağanüstü Hal konusundaki yaklaşım, "FETÖ ile mücadelede kesin bir başarı sağlanana kadar OHAL'in devamı" ifadesi ile tarif edilir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise her ne kadar seçim beyannamesinde aksi bir ifade yer alsa da, OHAL'in seçim sonrası kaldırılacağı vaadini kampanya sürecinde dile getirir.
MHP lideri Bahçeli, ittifak ortağı Erdoğan'ın bu çıkışına, katıldığı bir canlı yayında "OHAL'in kaldırılmasını doğru bulmam" sözleriyle karşılık verir.
MHP'nin seçim beyannamesinde Türkiye'deki mültecilerle ilgili paragrafta ise "Suriyeli" ifadesi kullanılmadan "sığınmacıların süratle vatanlarına kavuşturulması" hedefi dile getirilir.
MHP’nin Seçim beyannamesinde ayrıca:
“Üniversite sınavının kaldırılması,”
“Asgari ücretten vergi alınmaması, ücretlilerin asgari ücret kadar gelirinin vergi dışı bırakılması,”
“Askerlik süresinin prim ödemeksizin emeklilik hizmetine sayılması,”
“Yozlaşma ve yolsuzluklara karşı etik kuralları aktif bir şekilde gündelik hayatımıza sokacak gerekli yasal düzenlemelerin yapılması…” gibi sosyal içerikli vaatler de bulunur.
Erken seçim çağrısıyla 24 Haziran sürecini başlatan Devlet Bahçeli'nin liderliğindeki Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), yüzde 11'den fazla oy alarak 49 milletvekili çıkarır.
295 milletvekili çıkaran Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), üye tam sayısı 600’e yükseltilen Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nde çoğunluğu kaybeder.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üst üste 6. kez genel seçimden birinci parti çıkar. Ancak aynı zamanda 7 Haziran 2015'ten sonra 2. kez Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) çoğunluğu sağlayamaz. Son genel seçime göre oy oranı yüzde 50'den yüzde 42'ye düşer.
27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi sonrasında AKP 295, MHP 49 olmak üzere toplam 344 milletvekili ile TBMM de temsil edilen Cumhur ittifakı, Anayasayı mecliste değiştirecek ya da halkoyuna sunulacak sayıya ulaşamaz.
AKP artık TBMM'de yasa çıkarmak için Cumhur İttifakı'nın ortağı Milliyetçi Hareket Partisi'ne (MHP) ihtiyaç duyacaktır.
Devlet Bahçeli de seçim sonuçlarının netleşmesi sonrası yaptığı açıklamada, "Partimiz hem kilit parti olmuş, hem de denge ve denetleme görevi almıştır" diyerek MHP'nin yeni dönemdeki rolünü ve misyonunu kendi açısından tarif eder.
Bahçeli’nin, “Partimiz hem kilit parti olmuş, hem de denge ve denetleme görevi almıştır" sözleri, partililer ve siyaset yorumcuları arasında, “Her ne kadar MHP bir seçim ittifakı yapmış olsa da meclis çalışmaları sırasında hem ittifak ortağı AKP’ni denetleyecek hem de ülke çıkarına olduğunu düşündükleri konularda gerek AKP ile gerekse muhalefetle işbirliği yapabilecek,” şeklinde değerlendirilir.
Artık beklenti şudur.  MHP bu görevini ne ölçüde başarabilecektir. Seçim beyannamesinde ileri sürdüğü vaatlerinin ne kadarını ittifak kurduğu AKP ya da diğer muhalefet partileriyle iş birliği yaparak hayata geçirecektir.
Elbette bir de ittifakın diğer ortağı olan Erdoğan ve AKP, yeni dönemde MHP'nin desteğine ne kadar ihtiyaç duyacaktır?
Devam edecek…
 

YORUMLAR